Sekiz yüzyıl önce Akdeniz’e damga vuran Selçuklu tersanesi, hâlâ ayakta. I. Alaeddin Keykubat’ın denizcilik vizyonu Alanya’da hayat buldu.
ALANYA / GHA
Antalya’nın Alanya ilçesinde, denizin hemen kıyısında yükselen taş bir yapı… Alanya Tersanesi, yalnızca bir mimarlık örneği değil, aynı zamanda Selçuklu Devleti’nin denizlere açılma iradesinin simgesi. 1227-1228 yıllarında Selçuklu Sultanı I. Alaeddin Keykubat tarafından inşa edilen yapı, Akdeniz kıyılarında kurulan ilk Selçuklu tersanesi olma özelliğini taşıyor.
Kızılkule’nin hemen yanında yer alan tersane, yapıldığı dönemde hem savunma hem üretim amaçlı kullanıldı. Bugün ise ziyaretçilerine açık bir denizcilik müzesi olarak hizmet veriyor.
BİR YILDA TAMAMLANDI, ASIRLARA MEYDAN OKUYOR
Alanya Tersanesi, dikkat çekici bir mühendislik başarısıyla sadece bir yıl içinde inşa edildi. Güneş ışığından maksimum düzeyde yararlanacak şekilde tasarlanan yapı, kemerli beş gözden oluşuyor. Tersanenin denize bakan cephesi 56,5 metre, iç derinliği ise 44 metre.
Giriş kapısında, Sultan Keykubat’ın arması, rozetler ve bir kitabe yer alıyor. Tersanede ayrıca bir mescit, bir muhafız odası ve zaman içinde körleşmiş bir kuyu bulunuyor. Bu detaylar, tersanenin sadece askeri değil, sosyal ve dini işlevleri de olan çok yönlü bir merkez olduğunu gösteriyor.
“İKİ DENİZİN SULTANI” UNVANI BURADA BAŞLADI
Alanya Tersanesi, Sultan Alaeddin Keykubat’a “iki denizin sultanı” unvanını kazandırdı. Keykubat, Karadeniz’de Sinop’u aldıktan sonra Akdeniz’de de Alanya’yı fethederek deniz ticaretini ve donanma gücünü kontrol altına aldı. Tersane, bu stratejik vizyonun somut bir ürünü olarak Selçuklu denizciliğinin sembol yapılarından biri hâline geldi.
Tarihçilere göre, bu tersane Selçukluların deniz gücüne geçişini temsil ediyor ve aynı zamanda Orta Çağ Anadolu’sunda deniz ticaretinin gelişimine kapı aralıyor.
GÜNÜMÜZDE MÜZE, GEÇMİŞTE GÜÇ
Günümüzde Alanya Tersanesi, restore edilerek denizcilik müzesi olarak işlev kazandı. Ziyaretçilere yalnızca tarihi değil, aynı zamanda dönemin gemi yapımı, deniz ticareti ve askeri stratejileri hakkında bilgi veriyor.
Tersane, yerli ve yabancı turistler için hem bir kültürel miras noktası, hem de bir tarih dersi sunuyor.
Alanya Belediyesi ve Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından koruma altına alınan yapı, UNESCO Dünya Mirası aday listesine alınması için de önerilen yapılardan biri.
SEKİZ ASIRDIR AYAKTA
Alanya Tersanesi, 13. yüzyıldan bugüne kadar ulaşmayı başaran ender askeri yapılar arasında yer alıyor. I. Alaeddin Keykubat’ın adını tarihe yazdıran vizyoner hamlelerinden biri olan bu tersane, bugün hâlâ Akdeniz’in kıyısında tarihin tanıklığını yapmaya devam ediyor.