Erhan Arslan / GHA Ekonomi Servisi Müdürü
Türkiye ekonomisi için asıl sıkılaşma dönemi şimdi başlıyor.
Uzun süredir para politikasında atılan adımların gerçek etkisinin henüz tam olarak hissedilmediğini söylüyordum. Bugün geldiğimiz noktada reel sektörün maruz kaldığı reel kredi faizi tarihi yüksek düzeylere ulaştı.
Bu durum, üretim yapan, yatırım yapan, istihdam sağlayan kesimlerin finansmana erişimini ciddi şekilde zorlaştırıyor.
Esasında politika faizinin artırılması, kredi maliyetlerinin yükseltilmesi gibi adımlar aylar önce atılmıştı. Ancak reel ekonomi üzerinde etkilerini görmek zaman alır. Şimdi, para politikasında yapılan sıkılaşmanın somut sonuçlarını görmeye başlıyoruz.
Önümüzdeki aydan itibaren bu sürecin daha net bir şekilde ortaya çıkmasını bekliyorum:
Ekonomide bir yavaşlama süreci başlayacak.
Tüketim harcamalarında düşüş, kredi kullanımında daralma ve üretim beklentilerinde zayıflama gözlenecek.
Bunun doğal bir sonucu olarak da enflasyonda kademeli bir gerileme süreci başlayacak.
Bu aşamada dikkat edilmesi gereken önemli bir husus var:
Enflasyonda kalıcı bir düşüş için sadece para politikası sıkılaştırması yetmez.
Mali disiplinin güçlendirilmesi, yapısal reformların hızlandırılması ve özellikle üretimi destekleyecek adımların atılması şart.
Bugün yaşanan sıkılaşmanın reel sektör üzerindeki yükü hafife alınmamalı. Çünkü üretimi, yatırımı ve istihdamı daraltmadan enflasyonu düşürmek hedefleniyor. Bu, ekonomi yönetimi için zorlu bir denge yönetimi anlamına geliyor.
Sonuç olarak şunu söyleyebilirim:
Para politikasındaki gerçek sıkılaşma etkisi yeni yeni hissedilmeye başlandı.
Bu dönemde ekonomide yavaşlama olacak ama bu aynı zamanda enflasyonla mücadelede kritik bir dönüm noktası olacak.
Sabırlı ve kararlı olunduğu takdirde, enflasyonda anlamlı bir düşüş ve makroekonomik istikrara giden yol açılacaktır.
Selam ve saygılarımla,
Erhan Arslan
GHA Ekonomi Servisi Müdürü
