Bursa’da yaşanan kadına şiddet vakasında sanık eş tahliye edildi. Toplum tepkili: Adalet bu kadar mı basit?
Kadına yönelik şiddet her geçen gün daha ağır sonuçlar doğururken, Bursa Gemlik’te yaşanan bir olay, Türkiye’de şiddetin yalnızca bireysel değil, sistemsel bir sorun haline geldiğini bir kez daha gözler önüne serdi.
Sabriye S. (34), 18 yıllık eşi Orhan S. (39) tarafından, çocuklarının gözü önünde, sokakta silahla bacağından vuruldu. Olayın daha da çarpıcı yanı ise şu oldu: Aynı sabah, barışmak amacıyla çiçek gönderen sanık, birkaç saat sonra eşine silah doğrulttu. Buna rağmen mağdur eş, şikayetçi olmadı, mahkeme ise saldırgan kocayı tahliye etti.
OLAYIN KRONOLOJİSİ: SABAH ÇİÇEK, ÖĞLE SİLAH
Olay, 2024 yılı Mart ayında Bursa’nın Gemlik ilçesinde yaşandı. Sabriye S., ayrı yaşadığı eşi Orhan S.’den sabah saatlerinde barışma amacıyla çiçek aldı. Aynı gün öğleden sonra, sokakta karşılaştıkları sırada, iki çocuklarının önünde Orhan S., tabancayla Sabriye S.’yi sol bacağından vurdu.
Sabriye S. hastaneye kaldırılırken, Orhan S. polis tarafından gözaltına alındı. Çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Hakkında ‘kasten yaralama’, ‘kadına karşı tehdit’, ‘6136 sayılı kanuna muhalefet’ ve ‘aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğün ihlali’ suçlarından toplam 11 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.
“ÇOK MUTLU OLDUM… AMA ŞİKAYETÇİ DEĞİLİM”
Davanın ilk duruşmasında müşteki sıfatıyla ifade veren Sabriye S., “Barışmak istiyordu, çiçek gönderince çok mutlu oldum. Ama çocuklarımızın yanında beni vurdu. Yine de şikayetçi değilim, tahliyesini istiyorum” diyerek sanığın salıverilmesini talep etti.
Sanık Orhan S. ise eşini korkutmak için silah taşıdığını, silahın Sabriye’nin “elime vurması sonucu” kazayla patladığını savundu.
Mahkeme heyeti, 35 gün tutuklu kalan Orhan S.’nin tahliyesine karar verdi.
UZMANLAR UYARIYOR: “KADINLAR KORKUYOR, SİSTEM SESSİZ KALIYOR”
Kadın hakları savunucuları ve hukukçular bu karara tepki gösterdi. Uzmanlara göre, kadınların şikayetçi olmama nedenleri çoğunlukla:
• Tehdit ve baskı altında kalmaları,
• Ekonomik ve sosyal güvencelerinin olmayışı,
• Şiddet döngüsünü “kader” olarak içselleştirmeleri,
• Adalet sistemine güven duymamaları.
Kadın Dernekleri Federasyonu sözcüsü bir açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Çiçekle başlayıp silahla biten bir hikâyede, ‘şikayetçi değilim’ cümlesiyle adalet sağlanamaz. Devletin görevi, can güvenliği tehlike altındaki her kadını, kendisi istemese dahi korumaktır.”
İYİ HAL VE TAHRİK İNDİRİMLERİNE TEPKİ: “KURŞUNA MAZERET YOK!”
Sanık avukatının savunmasında, müvekkilinin “eşinden gelen haksız fiil” sonucu sinirlenip silah kullandığını ileri sürmesi, kamuoyunda büyük tepki yarattı. Hukuk çevreleri, “haksız tahrik” ve “iyi hal indirimi” gibi uygulamaların, kadına yönelik şiddetin cezasız kalmasında önemli bir payı olduğuna dikkat çekti.
Kadın hakları aktivisti ve hukukçu Eylem Atabey şu ifadeleri kullandı:
“Bir insan, başka birini çocuklarının önünde silahla vuruyor ama ‘ceza hafifletilsin’ diye eline vurulduğunu iddia ediyor. Bu zihniyetle mücadele etmeden, kadınlar korunamaz.”
NE OLMALIYDI?
Hukukçulara göre, benzer vakalarda şu uygulamaların hayata geçirilmesi gerekiyor:
• Kadın şikayetçi olmasa dahi, kamu davası etkin şekilde sürdürülmeli.
• Can güvenliği tehlikesi olan her kadın için devlet zorunlu koruma sağlamalı.
• Elektronik kelepçe, uzaklaştırma denetimi, psikolojik destek gibi yöntemler aktif uygulanmalı.
• “Tahrik indirimi” gibi çağ dışı uygulamalar kadın cinayetlerinde kaldırılmalı.
• Şiddet döngüsü içindeki kadınlara ekonomik, hukuki ve sosyal destek mekanizmaları sağlanmalı.
SON SÖZ: BU BİR “AİLE MESELESİ” DEĞİL, BU BİR SUÇTUR!
Barışmak için çiçek gönderen bir adam, birkaç saat sonra çocuklarının önünde eşini vuruyorsa, ortada bir ‘aile krizi’ değil, planlı şiddet vardır.
Ve o şiddet, sadece Sabriye’yi değil; tüm kadınları, tüm toplumu vurur.
“Kadın susuyor, sistem susuyor, çocuklar susuyor. Ama silah konuşuyor.”
Bu sessizlik artık bozulmalı. Her kadına umut olacak bir adalet sistemi, her kurşunu durduracak bir hukuk düzeni kurulmalı.
Haber-Analiz: GHA – Güncel Haber Ajansı
