KONYA – Konya’nın Hüyük ilçesine bağlı Çavuş Mahallesi’nde bulunan ve 1289 yılında inşa edilen Çavuş Camii, aradan geçen 735 yıla rağmen dimdik ayakta durarak tarihe tanıklık etmeye devam ediyor. Eşrefoğulları Beyliği döneminde yaptırılan cami, hem mimarisiyle hem de taşıdığı tarihî kimlikle bölgenin en kıymetli yapılarından biri olarak öne çıkıyor.
Taş ve ahşap işçiliğinin eşsiz örneklerinden biri olan Çavuş Camii, Anadolu’daki erken dönem Türk-İslam mimarisinin izlerini taşıyor. Mütevazı dış görünümünün ardında yatan tarihî derinlik, sadece bölge halkı için değil, tarih ve kültür meraklıları için de büyük bir değer taşıyor.
Eşrefoğulları Mührü Taşıyan Nadide Yapılardan Biri
Eşrefoğulları Beyliği döneminde inşa edilen ve günümüze ulaşabilen az sayıda eser arasında yer alan Çavuş Camii, Konya çevresindeki beylik dönemi mimarisini yansıtan nadide örneklerden biri. Cami, o dönemin taş işçiliğini, sadelikle birleşen maneviyat anlayışını ve yerel mimarinin karakteristik izlerini bir arada barındırıyor.
Yöre Halkı Sahip Çıkıyor
Çavuş Mahallesi sakinleri, atalarından miras kalan bu yapıya sahip çıkmaya devam ediyor. Caminin yıllar içinde çeşitli onarımlar gördüğü, ancak orijinal yapısının büyük ölçüde korunduğu ifade ediliyor. Mahalle halkı, bu tarihî mirasın gelecek kuşaklara da aktarılması için hem yerel yönetimlerin hem de Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın desteğini bekliyor.
“Sadece Cami Değil, Bir Kimlik”
Bölgedeki tarih araştırmacıları, Çavuş Camii’nin yalnızca bir ibadethane değil, aynı zamanda bölgenin tarihî kimliğini yansıtan bir yapı olduğunu vurguluyor. 13. yüzyıl Anadolu’sunda Türk beyliklerinin sanata, mimariye ve dini yapılara verdiği önemi gösteren bu eser, günümüzde de aynı ruhla yaşatılıyor.
Not: Kültürel mirasın korunması, sadece taş ve yapıların değil, kimlik ve tarih bilincinin de korunması anlamına gelir. Çavuş Camii bu anlamda sadece bir yapı değil; Anadolu’nun köklerinden gelen bir hafızadır.
