featured
  1. Haberler
  2. Ekonomi
  3. Rakamlar Çatıştı, Güven Eridi: Enflasyon Verileri Tartışma Yarattı

Rakamlar Çatıştı, Güven Eridi: Enflasyon Verileri Tartışma Yarattı

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

GHA – Ekonomi Servisi / Erhan Arslan

Türkiye ekonomisi Nisan 2025’e, çelişkili enflasyon verileri ve büyüyen geçim sıkıntısının gölgesinde girdi. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ile bağımsız Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) tarafından açıklanan son enflasyon verileri, ekonomik gerçekliğin kamuoyuna yansıma biçimi üzerindeki tartışmaları yeniden alevlendirdi.

TÜİK verilerine göre, Nisan ayında Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) bir önceki aya göre yüzde 3,00, yıllık bazda ise yüzde 37,86 oranında arttı. Bu, Mart ayında açıklanan yıllık yüzde 38,10’luk enflasyona kıyasla sınırlı bir düşüşe işaret ediyor. TÜİK’in açıkladığı bu veriler, resmi olarak enflasyonun kontrol altına alınmaya çalışıldığı mesajını verirken, kamuoyunda bu rakamların gerçek hayatla örtüşmediği yönünde ciddi eleştiriler bulunuyor.

Öte yandan ENAG, Nisan ayında aylık enflasyonu yüzde 4,46, yıllık enflasyonu ise yüzde 73,88 olarak hesapladı. Bu oran, son bir yıl içinde fiyatların neredeyse iki katına çıktığını gösteriyor. ENAG’ın verileri, market raflarındaki artış, kira patlaması ve ulaşım zamları gibi gündelik yaşamda doğrudan hissedilen etkenleri daha net biçimde ortaya koyuyor.

Enflasyon Verilerindeki Uçurum: Sadece Teknik Değil, Güven Sorunu

GHA Ekonomi Servisi Müdürü Erhan Arslan, iki kurum arasındaki uçurumun artık salt metodolojik bir farklılık olarak değerlendirilemeyeceğini vurguluyor:

“Bu sadece matematiksel bir hesap farkı değil, aynı zamanda Türkiye’de veri güvenilirliğinin tartışıldığı bir döneme işaret ediyor. TÜİK’in verileri, resmi politika ve söylemlerle uyumlu hale geldikçe halkın güveni zedeleniyor. ENAG’ın verileri ise günlük yaşamda gözlemlenen fiyat artışlarıyla daha örtüşüyor. Vatandaş, marketteki sepetiyle TÜİK sepetini yan yana koyduğunda birbiriyle örtüşmediğini görüyor.”

Piyasadaki Yansımalar: Gıda, Barınma ve Enerji Enflasyonu

Nisan ayında en fazla fiyat artışı gösteren kalemler arasında gıda ve alkolsüz içecekler, ulaştırma ve konut yer aldı. Özellikle yaş sebze-meyve, et ve süt ürünleri, market raflarında yüzde 7 ile yüzde 12 arasında fiyat artışları yaşadı. İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyükşehirlerde ev kiraları ortalama olarak yüzde 5 ila 8 arasında yükselirken, birçok bölgede asgari ücret, ortalama kira tutarının altında kaldı.

Enerji fiyatlarındaki artış da dikkat çekici. Elektrik ve doğal gaz faturaları Nisan ayında da yükselişini sürdürürken, özellikle sabit gelirli aileler üzerindeki yük her geçen gün daha da artıyor.

Uzman Görüşleri: “TÜİK’e Güven Zedelendi”

Ekonomist Prof. Dr. Selin Acar, TÜİK’in yöntemsel değişikliklerinin şeffaflıkla paylaşılmadığını ve bunun veri güvenilirliğini tehlikeye attığını belirtiyor:

“TÜİK’in madde sepeti ve ağırlıklandırma sisteminde zaman zaman yapılan değişiklikler, verilerin gerçeği yansıtma kapasitesini düşürüyor. ENAG ise daha dinamik ve geniş kapsamlı bir ölçüm sistemi kullanıyor. Bu nedenle kamuoyunun daha fazla dikkate aldığı veriler, artık bağımsız kaynaklara dayanıyor. Bu durum uzun vadede ekonomik planlamanın güvenilirliğini de etkiler.”

Psikolojik Enflasyon ve Sosyal Etkiler

Ekonomik veriler sadece rakamları değil, toplumsal psikolojiyi de etkiliyor. Giderek artan “psikolojik enflasyon” algısı, vatandaşın harcama, yatırım ve tasarruf davranışlarını köklü biçimde değiştiriyor. Tüketiciler, fiyatların daha da artacağı endişesiyle alışveriş alışkanlıklarını öne çekiyor; bu da piyasadaki fiyat dengesizliğini tetikliyor.

Emekli ve sabit gelirli gruplar, enflasyona karşı en savunmasız kesimler olarak dikkat çekiyor. TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamları doğrultusunda yapılan maaş düzenlemeleri, gerçek enflasyon karşısında yetersiz kalıyor. Bu durum, sosyal adalet tartışmalarını ve gelir dağılımındaki adaletsizliği daha da görünür hale getiriyor.

Ekonomik Güvenin Anahtarı: Şeffaflık

Erhan Arslan, enflasyon verileriyle ilgili güven sorununun yalnızca ekonomik değil, siyasi ve kurumsal bir mesele olduğunu şu sözlerle ifade ediyor:

“Veri güvenilirliği, ekonomik yönetimin temel taşıdır. Yatırımcılar, yerli ve yabancı sermaye sahipleri, hatta sıradan vatandaş bile kararlarını veriye göre alır. Eğer veriler tartışmalıysa, ekonomik davranışlar da rasyonellikten uzaklaşır. Türkiye’nin yeniden güven ortamına kavuşması için kurumların şeffaflık ilkesine geri dönmesi zorunludur.”

Sonuç: Enflasyon Sadece Rakam Değil, Hayatın Ta Kendisi

Enflasyon, rakamlarla anlatılsa da en çok sokaktaki insanın hayatında hissediliyor. Nisan 2025 verileri, Türkiye’de ekonomik istikrar ve güven açısından atılması gereken adımların hala bulunduğunu, mevcut uygulamaların ise toplumun geniş kesimleri tarafından sorgulandığını ortaya koyuyor.

TÜİK ve ENAG verileri arasındaki derin uçurum, sadece bugünün değil, gelecekteki ekonomi politikalarının ve toplumsal dengelerin de belirleyicisi olmaya aday.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Rakamlar Çatıştı, Güven Eridi: Enflasyon Verileri Tartışma Yarattı
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.
Giriş Yap

Güncel Haber Ajans ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin