GHA – Çevre ve Tüketici Sağlığı Servisi
Greenpeace Türkiye, İstanbul’da zincir marketler ve semt pazarlarından temin edilen sebze ve meyveler üzerinde yaptırdığı analizlerle, sofralara gelen pestisit tehlikesini bir kez daha gözler önüne serdi. “Pestisitler ve Çocuklar” başlıklı raporda yer alan bulgular, tarımsal ürünlerdeki kimyasal kalıntıların ciddi bir halk sağlığı sorunu oluşturduğunu ortaya koydu.
Her 3 Gıdadan 1’i Mevzuata Aykırı
Toplam 155 sebze ve meyve örneğinin incelendiği analizlerde, ürünlerin %33’ünün Türk Gıda Kodeksi’ne uygun olmadığı, %31,6’sında ise hormon bozan, nörolojik gelişimi etkileyen ve kanserojen pestisit kalıntıları bulunduğu belirlendi. Bu ürünlerin 50’sinde ruhsatsız pestisit kullanıldığı tespit edildi.
Sebzelerde Pestisit Kokteyli: PFAS ve Diğer Tehlikeler
Analiz edilen örneklerin %61’inde birden fazla pestisit kalıntısı, %43’ünde ise PFAS (per/polifloroalkil maddeler) içeren pestisit kalıntıları bulundu. PFAS bileşikleri, kalıcı toksik etkileri nedeniyle çocuklar açısından yüksek risk taşıyor.
En Riskli Ürünler: Ispanak, Salamura Yaprak, Biber
Raporun en çarpıcı verisi ise ıspanak örneklerine ilişkin oldu. Her 3 ıspanaktan 2’sinde (yaklaşık %67) mevzuata aykırı pestisit tespit edildi. En yüksek oran salamura yaprakta (%80) görülürken, onu yeşil sivri biber (%70), kıvırcık marul, armut, üzüm (%40), elma (%30), patlıcan, dolmalık biber (%20), domates (%13), portakal (%10) ve salatalık (%7) izledi.
Greenpeace: Çocuklar İçin Gıda Güvenliği Sağlanmalı
Greenpeace yetkilileri, mevcut durumun özellikle çocukların sağlığı üzerinde uzun vadeli etkiler yaratabileceğine dikkat çekti. Açıklamada, “Hormonal sistem bozucu, gelişimsel ve nörolojik etkileri olan pestisitlerin gıdalarda bulunması kabul edilemez. Bu kimyasallara karşı daha etkin denetim, şeffaflık ve üretim dönüşümü şart” ifadelerine yer verildi.
Uzmanlardan Uyarı: Tüketici Etiketi Değil, Kaynağı Sorgulamalı
Gıda güvenliği uzmanları ise tüketicilerin yalnızca etiketle yetinmemesi, ürünün menşei ve üretim sürecini sorgulaması gerektiğini belirtti. Özellikle çocuklar için sebze-meyve tüketiminde organik ve yerel üretim seçeneklerinin tercih edilmesi önerildi.