İSTANBUL / GHA – ÖZEL DOSYA
Tarihi boyunca Roma, Bizans ve Osmanlı gibi üç büyük imparatorluğa başkentlik yapan İstanbul, yalnızca kültürlerin değil, aynı zamanda zamanın ve anlamın şehri olarak yükselmiştir. Şehrin üzerinde kurulduğu yedi tepe, bu kadim başkentin hem fiziksel hem de sembolik temelidir.
Her bir tepe, sadece bir coğrafi yükselti değil; bir dönemin mimarî anlayışını, inanç sistemini, siyasi otoritesini ve halkın yaşam tarzını içinde barındırır. Bugün hâlâ binlerce ziyaretçinin adımlarını yönlendiren bu tepeler, taşla yazılmış bir İstanbul destanı gibidir.
1. Sarayburnu – Şehrin Kalbi
İstanbul’un birinci tepesi olan Sarayburnu, bugün Topkapı Sarayı, Ayasofya ve Sultanahmet Camii gibi tarihî yapılarla çevrilidir. Osmanlı’nın devlet merkezi olan bu tepe, aynı zamanda Bizans’ın dini ve siyasi gücünü de yansıtmış, İstanbul’un kalbi olmuştur.
2. Çemberlitaş Tepesi – Roma’dan Osmanlı’ya Ticaretin Merkezi
İkinci tepe, Roma İmparatoru Konstantin’in sütununu diktirdiği ve günümüzde Nuruosmaniye Camii, Kapalıçarşı gibi yapılarla çevrili olan bölgedir. Bu alan, tarih boyunca İstanbul’un alışveriş ve geçiş noktası olmuştur.
3. Süleymaniye Tepesi – Sinan’ın Ustalık Eseri
Üçüncü tepe, Mimar Sinan’ın “ustalık eserim” dediği Süleymaniye Camii ile anılır. Haliç’e hâkim bu tepe, Kanuni Sultan Süleyman döneminin kudretini ve zarafetini yansıtırken, aynı zamanda bir ilim ve irfan merkezi olarak da öne çıkar.
4. Fatih Tepesi – Fethin Ardından Yeni Başkent
Dördüncü tepe, Fatih Camii ile simgelenir. Öncesinde Bizans’ın en kutsal kiliselerinden biri olan Havariyyun Kilisesi burada yer alıyordu. İstanbul’un fethinden sonra bu alan, Osmanlı’nın yeni başkent vizyonunun merkezine dönüştü.
5. Yavuz Selim Tepesi – Sessiz İhtişam
Fener-Balat çevresinde yer alan bu tepe, Yavuz Sultan Selim Camii ile tanınır. Haliç’e bakan konumuyla dikkat çeken bölge, mistik atmosferi ve tarihî dokusuyla ön plana çıkar.
6. Edirnekapı Tepesi – Surların Zirvesi
Altıncı tepe, kara surlarının en yüksek noktasında yer alır. Mihrimah Sultan Camii, burada yükselir. Mimar Sinan’ın bu eşsiz eseri, İstanbul’un korunması kadar zarafetini de temsil eder.
7. Kocamustafapaşa Tepesi – Mütevazı Bir Anlam
Yedinci ve son tepe, Haseki Külliyesi ve Kocamustafapaşa Camii gibi yapılarıyla öne çıkar. Aksaray’dan başlayarak surlara doğru uzanan bu alan, İstanbul’un halk yaşamı ve mahalle kültürünün tarihî örneklerini taşır.
Yedi Tepe, Yedi Dönem, Tek Ruh
Bugün İstanbul, gökdelenlerle, trafikle ve modern yaşamın hızına kapılmış görünse de, bu yedi tepe hâlâ geçmişin sesini fısıldıyor. Her bir tepe, bir hikâye… Her bir taş, bir hatıra… Ve her bir yapı, İstanbul’un sonsuzluğa yazılmış kimliği.
GHA – Kültür-Sanat Servisi / Özel Dosya