Türkiye Varlık Fonu bünyesindeki şirket, kablo ve yayın hizmetlerini ayırarak mobil iletişim sektörüne adım atıyor.
Türkiye’nin uydu haberleşme ve kablo TV alanındaki en önemli aktörlerinden TÜRKSAT, 2026 yılının ilk çeyreğinde Türkiye’nin dördüncü mobil operatörü olarak faaliyet göstermeye hazırlanıyor. Türkiye Varlık Fonu (TVF) bünyesinde bulunan şirket, mevcut kablo ve yayın hizmetlerini ayrı bir yapıya taşıyarak mobil iletişim pazarına giriş yapacak.
Bu adım, uzun süredir üç büyük operatörün (Türk Telekom, Turkcell, Vodafone) hâkimiyetindeki sektörde dengeleri değiştirebilecek en önemli gelişmelerden biri olarak görülüyor.
Uydu ve Fiber Altyapı Avantajı
TÜRKSAT’ın mobil pazara girişteki en büyük avantajı, hâlihazırda sahip olduğu gelişmiş uydu haberleşme altyapısı ve geniş fiber optik ağı olacak. Şirketin, bu iki teknolojiyi 5G ve ilerleyen süreçte 6G hizmetleriyle entegre etmesi, kapsama alanını hem kırsal hem de kentsel bölgelerde hızla genişletebileceği anlamına geliyor.
Telekom uzmanı Dr. Serhat Çetin, süreci şöyle değerlendiriyor:
“TÜRKSAT, mevcut altyapısını mobil iletişime adapte ederse kırsal bölgelerde kapsama sorununu kısa sürede çözebilir. Bu, Türkiye’nin dijitalleşme hedefleri açısından kritik bir katkı olur.”
Kamu Payı ve Rekabet Tartışmaları
Türkiye’deki üç büyük mobil operatörün çoğunluk hisselerinin doğrudan veya dolaylı olarak kamuya ait olması, TÜRKSAT’ın pazara girişinin rekabet açısından nasıl sonuçlar doğuracağı sorusunu gündeme getirdi.
Ekonomi yazarı Ebru Tanrıverdi bu konuda uyarıyor:
“Pazarın yüzde 80’den fazlasının kamu kontrolünde olması, serbest rekabetin etkinliğini azaltabilir. TÜRKSAT’ın fiyat politikaları belirleyici olacak. Gerçek rekabet, ancak fiyatlar ve hizmet kalitesinde farklılaşma ile sağlanabilir.”
Hedef: Entegre İletişim Ekosistemi
TÜRKSAT, kablo TV, internet, uydu ve mobil hizmetleri tek bir ekosistem içinde sunarak “entegre iletişim” modeli oluşturmayı hedefliyor. Bu sayede kullanıcılar, tek fatura ile tüm iletişim ihtiyaçlarını karşılayabilecek.
Planlanan bazı yenilikler:
• 5G tabanlı yüksek hızda mobil internet
• Uydu destekli mobil kapsama (dağlık ve kırsal bölgelerde)
• TÜRKSAT Kablo + Mobil paketleri
• Tek faturada birleşik iletişim hizmeti
Pazarın Büyüklüğü ve Potansiyel Etki
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) verilerine göre 2024 itibarıyla Türkiye’de 92 milyona yakın mobil abone bulunuyor. Sektörün yıllık hacmi yaklaşık 150 milyar TL seviyesinde.
TÜRKSAT’ın pazara girmesiyle:
• Tüketici açısından seçenekler artabilir, fiyat rekabeti doğabilir.
• Sektör açısından altyapı yatırımlarında hızlanma yaşanabilir.
• Kırsal kapsama oranı daha kısa sürede yüzde 100’e yaklaşabilir.
Olası Zorluklar
• Mevcut operatörlerle baz istasyonu paylaşımı konusunda anlaşma sağlanması
• Rekabet Kurumu’nun olası incelemeleri
• İlk yıllarda marka bilinirliği eksikliği
• Yatırım maliyetlerinin yüksekliği
2026 İçin Yol Haritası
Sektör kaynaklarına göre TÜRKSAT, 2025’in son çeyreğinde test şebekelerini devreye alacak.
Planlanan süreç:
1. 2025 Ekim: Test kapsama alanlarının açılması
2. 2026 Ocak – Mart: Ticari faaliyetin başlaması
3. 2026 Sonu: 81 il merkezinde kapsama hedefi
4. 2027: Kırsal kapsama oranını yüzde 95’in üzerine çıkarma
Sonuç: TÜRKSAT’ın mobil pazara girişi, Türkiye’de telekom sektöründe 20 yılı aşkın süredir görülmeyen bir hareketlilik yaratabilir. Ancak kamu ağırlığının yüksekliği, bu hareketliliğin gerçek rekabete dönüşüp dönüşmeyeceğini belirleyecek en önemli unsur olacak.