Türkiye’de madde bağımlılığıyla mücadelede ailelerin yanlış tutumları, sorunun daha da derinleşmesine neden oluyor. Uzmanlara göre bağımlı bireylere yönelik şiddet, çözüm değil, aksine iyileşme sürecini zorlaştıran bir etken.
Şiddet Değil, Sabır ve Profesyonel Destek
Bağımlılıkla ilgili farkındalığın yeterince gelişmediği birçok ailede, bağımlıya karşı şiddet uygulamak bir yöntem olarak görülüyor. Ancak bu yaklaşımın son derece zararlı olduğunu vurgulayan uzmanlar, bağımlılığın yaşam boyu devam eden bir rahatsızlık olduğunu hatırlatarak ailelerin sabırlı, sakin ve bilinçli davranmaları gerektiğini ifade ediyor.
Ailelerin Rolü Hayati Önem Taşıyor
“Madde Bağımlısı Yakınları” tarafından daha önce yayımlanan bildiride, ailelerin tedavi süreçlerine mutlaka dahil edilmesi gerektiği belirtilmişti. Bildiride şu ifadelere yer verildi:
“Bağımlılık hem bireyi hem de toplumu etkileyen çağımızın en ciddi sorunlarından biridir. Ancak tedavi süreçlerinde ailelerin dışarıda bırakılması, iyileşme ihtimalini zayıflatmaktadır. Ailelerin eğitilmesi, bilinçlendirilmesi ve sürece aktif olarak katılması zorunludur.”
Çözüm İçin Öneriler
Uzmanların ve bağımlı yakınlarının önerileri ise şöyle sıralanıyor:
• Tedavi merkezlerinde ailelerin sürece dahil edilmesi,
• Aile hekimlerinin bağımlı yakınlarını NA, AA, NAR-ANON gibi destek gruplarına yönlendirmesi,
• Her ilde uluslararası standartlara uygun rehabilitasyon merkezlerinin açılması,
• SGK’nın bağımlılık tedavisini kapsaması,
• STK’lar ve iyileşmekte olan eski bağımlıların sürece dahil edilmesi.
Toplumsal Seferberlik Çağrısı
Bağımlılık sorununun yalnızca bireysel değil, toplumsal bir mesele olduğunu vurgulayan uzmanlar, “Bir toplumun geleceği gençliğin sağlığına bağlıdır. Kimyasal bağımlılık karşısında önleyici eğitim, tedavi, rehabilitasyon ve sosyal adaptasyon süreci topyekûn bir seferberlikle yürütülmelidir” çağrısında bulundu.