GHA – Politika
Siyasetin dikkat çeken isimlerinden Yavuz Ağıralioğlu, gazeteci Fatih Altaylı’nın YouTube kanalında katıldığı programda yaptığı açıklamalarla yeni bir siyasi tartışmanın kapısını araladı.
İttifaklara dair değerlendirmelerde bulunan Ağıralioğlu, Zafer Partisi ve İYİ Parti ile ittifaka sıcak bakmadığını, ancak DEVA Partisi ve Saadet Partisi ile olası iş birliklerine açık olduğunu söyledi.
“Zafer ve İYİ Parti ile değil ama DEVA ya da Saadet ile ittifak niye olmasın?”
diyen Ağıralioğlu, özellikle DEVA Partisi lideri Ali Babacan’a yönelik olumlu sözleriyle dikkat çekti.
“Ekonomide Babacan Gibi Düşünüyorum”
Ağıralioğlu, Babacan’ın ekonomi yönetimi konusundaki yaklaşımını kendine yakın bulduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:
“Ekonomide Babacan gibi düşünüyorum. Ali Babacan’ın ülke geleceğinde olmasını isterim. Ülkenin Ali Bey’e ihtiyacı var.”
Ancak DEVA Partisi’ne yönelik eleştirilerini de dile getiren Ağıralioğlu, partinin yeterince siyaset üretmediğini ifade ederek,
“DEVA siyaset üretmiyor”
dedi.
Bu açıklamalar, Ağıralioğlu’nun ilerleyen dönemde yeni siyasi bir oluşuma öncülük edebileceği ya da merkez sağda yeni bir ittifak zemini aradığı şeklinde yorumlandı.
İYİ Parti ve Zafer Partisi’ne Mesafe
Programda kendisine yöneltilen “Zafer Partisi veya İYİ Parti ile bir iş birliği olabilir mi?” sorusuna ise net bir dille karşılık veren Ağıralioğlu, bu iki partiyle ideolojik ve politik olarak aynı zeminde buluşamayacağını ima etti.
Özellikle 2023 seçimlerinden sonra İYİ Parti ile yollarını ayıran ve bağımsız bir siyasal duruş geliştiren Ağıralioğlu’nun bu açıklamaları, Türk siyasetinde yeni merkez arayışları açısından dikkatle takip ediliyor.
Yeni Bir Merkez Sağ Arayışı mı?
Ağıralioğlu’nun DEVA ve Saadet vurgusu, “yeni bir merkez sağ ittifak mı doğuyor?” sorusunu gündeme getirdi. AK Parti’den uzaklaşan muhafazakâr seçmenin yeni adres arayışına dikkat çeken bazı yorumcular, Ağıralioğlu’nun özellikle Babacan ismini öne çıkarmasını, bir ‘temiz siyaset’ ve ‘ekonomi aklı’ arayışı olarak değerlendiriyor.
Sonuç:
Yavuz Ağıralioğlu’nun ittifak açıklamaları, yalnızca kişisel tercih değil; aynı zamanda merkez siyasette yeni pozisyonların oluşabileceğinin sinyali olarak görülüyor.
“Babacan gibi düşünen ama daha aktif siyaset yapan” bir yapı, Türkiye’nin önümüzdeki dönemdeki siyasi haritasını yeniden şekillendirebilir.