featured
  1. Haberler
  2. Güncel
  3. Her 15 Kadından Biri Korunma Talebine Rağmen Ölüyor – Bu Suça Kim Dur Diyecek?

Her 15 Kadından Biri Korunma Talebine Rağmen Ölüyor – Bu Suça Kim Dur Diyecek?

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

KADINI KORUMAKTAN ACİZ MİYİZ?

“Kâğıt üstündeki koruma yetmez, kadınlar yaşamak istiyor!”

Kadın cinayetleri artık haber olmaktan çıktı, toplumun sinir uçlarına dokunan bir hayatta kalma savaşı haline geldi. Her gün bir kadın, birlikte olduğu ya da ayrıldığı erkek tarafından katlediliyor. Her gün bir çocuk, annesiz kalıyor. Her gün bir toplum, “Bu sefer neden önlenemedi?” sorusuna yanıt arıyor.

Türkiye’nin dört bir yanında, artık kadınlar sadece evde, sokakta değil; devlet koruması altında olduğunu sandığı yerlerde de öldürülüyor. Yasal tedbirler, koruma kararları, uzaklaştırma belgeleri; hayat kurtarmıyor, sadece adli dosyaların altına iliştirilen evraklar haline dönüşüyor.

KORKUNÇ TABLO: RAKAMLARIN ARKASINDAKİ HAYATLAR

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun (KCDP) raporlarına göre, 2025’in ilk dört ayında en az 124 kadın öldürüldü. Bu kadınların en az 8’i, olaydan önce adli makamlara başvurmuş, uzaklaştırma kararı aldırmış, defalarca yardım istemişti.

Bu şu anlama geliyor:

Her 15 kadından biri, korunma talebine rağmen öldürülüyor.

Bu sayı bile, mevcut yasal düzenlemelerin ne kadar etkisiz kaldığını ve uygulanmadığını gözler önüne seriyor.

İSTANBUL: SEVİLAY KARLI – KÂĞIT ÜZERİNDE KORUNAN BİR KADIN

Boşandığı eşi Ümit Karlı tarafından 13 yerinden bıçaklanarak öldürülen Sevilay Karlı, 3 çocuk annesiydi. Ölümünden önce tehdit mesajları almış, savcılığa başvurmuş, 4 ay süreyle koruma kararı çıkartmıştı. Ne devletin kararı ne de yasaların hükmü, onu koruyabildi.

O anlara tanıklık eden çocukları, artık bir travma ve adalet duygusunun yokluğuyla baş başa kaldı.

ANKARA: SERAP DOĞAN – KADES’E BASMASINA RAĞMEN ÖLDÜRÜLEN KADIN

Serap Doğan, eski partneri Selahattin Özdemir tarafından öldürüldü. Ancak Serap’ın ölmeden önce yaptığı şey, herkese örnek olacak bir refleks:

KADES uygulamasına bastı.

Yani yardım çağrısında bulundu.

Polis olay yerine geldi ama kapıya kadar gelip müdahale etmedi.

Ve Serap, devletin dijital sistemine başvurmasına rağmen, kurtarılamadı.

KADES butonuna basmak hayat kurtarmalıydı. Ama kurtaramadı.

SORUN NE? YASA MI YOK, UYGULAMA MI?

Hayır, yasalar yok değil. Ama sorun üç katmanlı:

1. Yasal boşluklar: Uzaklaştırma kararları yetersiz, cezalar hafif.

2. Uygulama eksiklikleri: Güvenlik güçleri olaylara anında ve yeterince müdahale etmiyor.

3. Zihinsel direnç: Şiddeti hâlâ “aile içi mesele” olarak gören sistemik önyargılar var.

Oysa bir kadının ölmesi, yalnızca bir kişiyle ilgili değildir. O cinayette ihmali olan herkesin hukuki ve vicdani sorumluluğu vardır.

ERKEKLER BU YAPTIĞINIZ NE ERKEKLİĞE NE DE İNSANLIĞA SIĞAR!

Kadına şiddet uygulamak, sevgiyi bahane ederek öldürmek, ayrılığı kabul edemediği için bir cana kıymak ne “onur”, ne “erkeklik”, ne de “sevgi” ile açıklanabilir.

Bu bir hastalık değil, bu bir suç.

Bu bir zayıflık değil, bu bir canilik.

Erkek olmak, kadını sahiplenmek değil, saygı duymaktır.

Erkek olmak, gitmeyi de bilmektir.

Ve erkek olmak, hayat vermektir; hayat almak değil!

YETKİLİLERE AÇIK ÇAĞRI:

🟥 Uzaklaştırma kararları bir belge değil, gerçek bir koruma sistemine dönüşmeli.

🟥 KADES butonuna basan her kadının bulunduğu yer anlık ve fiziksel olarak güvence altına alınmalı.

🟥 Elektronik kelepçe, gözetim sistemi ve özel kolluk tahsisi gibi mekanizmalar etkin şekilde uygulanmalı.

🟥 Kadına şiddet uygulayanın cezası “iyi hal” indirimiyle hafifletilmemeli, ağırlaştırılmalı.

🟥 Kadınların şikâyeti geri çekmesi durumunda bile, devlet suçun takibini kendiliğinden sürdürmeli.

BU KADAR YETER: BİR KADIN DAHA ÖLDÜRÜLMESE NE OLUR?

Toplum, yargı, kolluk kuvvetleri, siyaset, medya…

Hepimiz bu cinayetlere karşı ya susarak ya da seyrederek ortak oluyoruz.

Ama artık yeter.

Bir kadının daha ölmemesi için, bir kişi bile yeterince duyarlı olmalı.

Bir savcı, bir polis, bir hâkim, bir komşu, bir arkadaş…

Biri zamanında “dur” dese, belki bir hayat kurtulur.

YAŞAMAK HAKTIR! KORUMAK GÖREVDİR!

Kadınlar yaşamak istiyor.

Çocuklar annesiz büyümek istemiyor.

Devlet, sözde değil özde kadınları korumak zorunda.

Toplum, göz yumduğu bu şiddet döngüsünü artık kırmak zorunda.

“Yaşamak istiyoruz” diyen kadınların feryadı, sokakta yankılanmasın artık.

“Sevilay için, Serap için, adını duymadığımız nice kadın için…”

Hep birlikte “bu böyle gitmez!” diyelim.

Haber-Analiz | GHA – Güncel Haber Ajansı

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Her 15 Kadından Biri Korunma Talebine Rağmen Ölüyor – Bu Suça Kim Dur Diyecek?
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.
Giriş Yap

Güncel Haber Ajans ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin