Mehmet Açık
Gençliğimiz Kayboluyor
Son bir hafta içinde duyduğumuz iki haber, yalnızca acı değil; öfke ve kaygıyı da zirveye taşıdı.
Birincisi; 16 yaşındaki bir çocuğun iki polisi şehit etmesi.
İkincisi; 18 yaşındaki bir gencin bir savcıyı öldürmesi.
Bu olaylar sadece haber bültenlerine düşen istatistikler değil. Bunlar gençliğimizin, toplumumuzun ve geleceğimizin alarm verdiğinin en açık göstergeleridir.
Sosyal Medyanın ve Oyunların Gölgesinde
Defalarca uyardık. Haykırdık. Ama sesimizi duyan olmadı.
Bugün gençliğimizin zihnini zehirleyen üç büyük unsurla karşı karşıyayız:
• Sosyal medyada şiddeti normalleştiren içerikler,
• Ölümü bir oyun sahnesine dönüştüren bilgisayar oyunları,
• Değerlerden uzak, yönsüz bir eğitim sistemi.
Bu tablo, gençliği savrulmaya, şiddeti olağan görmeye ve geleceği umutsuzca boşluğa bakmaya sürüklüyor.
Aile, Eğitim ve Cezasızlık Üçgeni
Gençler suçu kendi başlarına işlemiyor. Arkalarında şu üçlü ihmal zinciri var:
1. İlgisiz aileler
2. Değersizleşmiş eğitim sistemi
3. Yetersiz ve uygulanmayan cezalar
Bugün cezalar caydırıcı değil. Kanunlar kâğıt üzerinde kalıyor. İşte bu yüzden şiddet gençlerin zihninde meşrulaşıyor, “kural tanımamak” olağan hale geliyor.
Toplumsal Çöküşün Kanıtı
Aile değerleri kayboldu. Manevi temeller çöktü. Gençlik, boşluğun ortasında bırakıldı.
Bir çocuğun silaha sarılması, bir gencin insan öldürmesi, bu çöküşün en acı, en somut kanıtıdır.
Uyarıdan Haykırışa
Artık “uyarı” kelimesi yetmez. Bu bir haykırıştır!
Toplumun DNA’sı bozulduğunu görmek zorundayız. Sosyal medya, televizyon, oyunlar; hepsi öfkeyi ve bencilliği besliyor. Ailelerse yalnızca ders notlarını takip ediyor, çocuklarının ruhunu, vicdanını ve ahlakını ihmal ediyor.
Ne Yapmalı?
Çözüm aslında çok net:
• Aileler yeniden çocuklarının yanında olmalı.
• Devlet, cezaları caydırıcı ve uygulanabilir hale getirmeli.
• Eğitim sistemi, gençlere sadece bilgi değil; değer, ahlak ve sorumluluk kazandırmalı.
Aksi halde sadece gözyaşı dökmeyeceğiz; vicdanımızın da hesabını vermek zorunda kalacağız.
Son Söz
Toplum alarm veriyor. Gençlik kayboluyor.
Eğer bu gidişe dur denmezse, kaybettiğimiz yalnızca canlarımız olmayacak; geleceğimiz elimizden kayıp gidecek.
Bu bir uyarıdır.
Uyanmazsak, çöküş durmayacak.
Mehmet Açık




