Burcu Çatalbaş yazdı
Özlem Çerçioğlu’nun parti değiştirmesi, bizdeki siyasetin durumunu gösteren tipik bir vakadır. Bezirgan siyasetçinin ideolojik duruşu ve ilkesinin olmadığını zaten biliyorduk; Özlem Hanım da bizi yanıltmadı.
Düne kadar “Topuklu Efe” diye yüceltilen Çerçioğlu hakkında CHP’liler şimdi söylemediklerini bırakmıyorlar. Bu durum, CHP’de ve parti kadrolarında ciddi bir arıza olduğunu gözler önüne seriyor. Parti aidiyeti, ideolojik bağlılık ve şeffaflık olmadan siyaset yürütüldüğünde, ne vatandaşın güveni kalıyor ne de siyaset disiplini.
Öte yandan AK Parti’nin hukuku sopa gibi kullanarak CHP’li belediyeleri “silkelemesi” işin vahametini artırıyor. Aziz İhsan Aktaş’ın yaptığı işlerin yüzde 80’i AK Partili belediyelerle, yalnızca yüzde 20’si CHP’li belediyelerle. En fazla iş yaptığı iki belediyeden biri MHP’li Kütahya, diğeri ise Çerçioğlu’nun başkan olduğu Aydın Belediyesi.
Çerçioğlu topuğunu kırdı, efeliği bıraktı, namerde boyun eğdi ve tutuklanmaktan kurtuldu. Peki, bu arkadaş AK Partili olmakla mı aklanmış oldu? Hayır. CHP’de iken de kirliydi; AK Parti zaten kirli bir parti. Tencere yuvarlandı, kapağını buldu.
Siyasetimiz, bireylerin çıkar ve korkularına teslim oldukça, ilkesizlik ve riyakârlık normalleşiyor. Çerçioğlu örneği, yalnızca bir kişisel tercih değil, sistemin yozlaşmış yapısını gösteren küçük ama çarpıcı bir pencere. Vatandaşın gözü önünde dönen bu tiyatro, siyasette dürüstlük ve cesaretin ne kadar nadir olduğunu bir kez daha hatırlatıyor.