Yazan: Derya Morcalı
Bu ülke artık 50 yaş üstü vatandaşlarına yabancı geliyor.
Sokakların dili değişti, caddelerin ritmi başka bir çağa ait. Gençlerin gündelik konuşmalarında geçen kelimeler, şarkılar, uygulamalar, alışkanlıklar… Hepsi tanıdık olmayan bir evrenden fırlamış gibi.
Evlatlarıyla aynı dili konuşamayan anneler var artık. Torunlarının telefon ekranına gömülmüş hayatlarını izlemekle yetinen dedeler…
Bir zamanlar saygının, vefanın, mahremiyetin kutsandığı “aile” kavramı, şimdi dijital özgürlükler adı altında paramparça edilmiş durumda.
Eskiden aile sadece bir çatının değil, aynı zamanda bir değerler bütününün adıydı. Şimdi o bütünlük dağılmış; anneye “kanka”, babaya “adam” deniyor. Evlat ise “bireyim ben” diyerek duygusal bağlarını yavaşça koparıyor. Kuşaklar arasında sessiz ama derin bir uçurum var.
Gençler geleceği hayal ederken, büyükler geçmişe sığınıyor. Belki de bu yüzden Yeşilçam yeniden revaçta. O filmler artık sadece birer nostalji değil, birer sığınak.
Sadri Alışık’ın gözlerinde anlayış, Türkan Şoray’ın bakışlarında merhamet damlıyor hâlâ. O filmlerde internet yok, tüketim çılgınlığı yok, hız çağının soğukluğu hiç yok…
Sıcacık, yoksul ama huzurlu sofralar var.
Baş köşeye oturmuş babalar, hayatın yükünü sessizce taşıyan güçlü anneler var.
Ve herkesin birbirine “ait” olduğu bir dünya…
Bugünün dünyasında ise insanlar artık ne bir evin, ne bir mahallenin, ne de bir ülkenin parçası gibi hissediyor.
Kimlikler silikleşti. Sadakat, sabır, saygı gibi kavramlar “modası geçmiş” sayılıyor.
Ama belki de sorun modernlikte değil, modernliği nasıl yaşadığımızda.
Eskiye düşmanlık ederek yeniye varamayız.
Bize düşen; eskiyi kaybetmeden, yeniyi inşa edebilmenin yollarını aramak.
Köksüz ilerleme, hafızasız büyüme, duyarsız dönüşüm…
Hepsi bir noktada yalnızlığa çıkar.
50 yaş üstü insanlar bu ülkenin hafızasıdır. Vicdanıdır. Tanığıdır.
Onların sustuğu, yalnızlaştığı, anlaşılamadığı bir toplum; aslında kendi geçmişiyle bağını koparıyordur.
Ve biz unutmayalım:
Bir ülke büyüklerini anlamayı bıraktığında, çocuklarını da kaybeder.
Derya Morcalı
Köşe Yazarı