Güncel Group
Hayatın hızına kapılıp giderken bazen unuturuz…
Bir an gelir, kalbiniz size sessizce “dur” der.
O an anlıyorsunuz ki, hiçbir haber, hiçbir toplantı, hiçbir plan kalp atışınız kadar kıymetli değil.
Geçtiğimiz günlerde Osmaniye’de geçirdiğim kalp kriziyle ben de o anı yaşadım.
Kısa sürede Osmaniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldım.
O dakikalarda hayat, bütün karmaşasıyla arka plana çekilirken, ön planda sadece insan kalıyor.
Ve o insan, beyaz önlüğüyle, sakin sesiyle, vakur bir güven duygusuyla size umut oluyor.
Anjiyo işlemim, alanında son derece başarılı bir ekip tarafından gerçekleştirildi.
Başta doktorlarımıza, hemşirelerimize, teknisyenlerimize ve hastane personeline en içten teşekkürlerimi sunuyorum.
O an, bir kalbi yeniden çalıştırmanın aslında bir ömrü yeniden başlatmak olduğunu gördüm.
Osmaniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin sadece modern cihazlarıyla değil, insan odaklı hizmet anlayışıyla da ne kadar kıymetli bir kurum olduğunu yaşayarak öğrendim.
Doktorların dikkati, hemşirelerin sabrı, personelin nezaketi ve hizmetlilerin sessiz emeği…
Hepsi bir bütündü.
Hepsi bir hayatı yeniden ayağa kaldırmak için aynı hedefe yönelmişti.
Bu ülkede sağlık çalışanları, çoğu zaman alkışsız kahramanlardır.
Onlar, gecenin en sessiz saatlerinde bile nöbette olan vicdanlardır.
Bir hasta odaya girdiğinde, sadece hastalığını değil korkusunu da taşır.
Ve işte o korkuyu dindiren, beyaz önlüklü insanların insana dokunan sıcaklığıdır.
Bunu, Osmaniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yürekten hissettim.
Bugün, sağlık durumum çok şükür iyi.
Ama bu yazı, bir “geçmiş olsun” değil; bir “iyi ki varsınız” yazısıdır.
İyi ki, Osmaniye’de böyle bir hastane var.
İyi ki, orada görev yapan yüreği büyük insanlar var.
Güncel Grup Yönetim Kurulu Başkanı olarak değil, bir insan olarak söylüyorum:
Her hasta, bir sağlık çalışanının emeğiyle yeniden doğar.
Ben de kalbimin ritmini o emekle geri kazandım.
Ayrıca, bu süreçte Güncel Grup ailesinin gösterdiği dayanışma ve manevi destek benim için çok kıymetliydi.
Arayan, soran, dua eden tüm dostlara, meslektaşlara teşekkür ediyorum.
Ama en büyük teşekkür, kalbime yeniden hayat veren o Osmaniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi ailesine…
Bazen “teşekkür ederim” demek bile eksik kalıyor.
Çünkü bu bir nezaket ifadesi değil, bir minnettarlığın kelimelere dökülmüş hâlidir.
Ben, bu yazıyı işte o duyguyla yazıyorum.
Kalbime yeniden güç veren doktoruma, hemşireme, sağlık personeline ve hizmetlilere…
İnsana değen ellerinize sağlık.
İyi ki varsınız.
Ve iyi ki, bu ülkenin kalbi hâlâ sizin gibi insanların vicdanıyla atıyor.
Osmaniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimliği’ne de ayrıca teşekkür etmek isterim.
Hastane yönetiminin her hastaya gösterdiği titizlik, sağlık hizmetinin bir sistem değil, bir insanlık değeri olduğunu kanıtlıyor.
Sayın Başhekim ve yönetim ekibi, sadece görevlerini yapmakla kalmıyor, Osmaniye’ye yakışan bir sağlık anlayışını temsil ediyorlar.
Bu kurumsal özveri, bölgedeki tüm vatandaşlar için büyük bir güven kaynağıdır.
Bir kez daha tüm Osmaniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi ailesine;
Doktoruna, hemşiresine, teknik personeline, hizmetlisine ve yönetimine…
Kalbimin en derininden teşekkür ediyorum.
Saygılarımla/Mehmet Açık




